Antalya’da oturan E.D., F.K., H.M. ve S.G., Almanya’da yaşayan Almanları kurdukları sözde çağrı merkezi üzerinden arayıp, dolandırdıkları iddiasıyla gözaltına alındı. Sorgularının ardından adliyeye sevk edilen sanıklardan E.D., F.K. ve S.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken, H.M.’nin de tutuksuz yargılanmasına karar verildi. Sanıklar hakkında, ‘kişisel verileri hukuka aykırı şekilde ele geçirme’ ve ‘3 veya daha fazla kişi tarafından birlikte dolandırıcılık’ suçlarından 23 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmaya, 4 sanık ile avukatları katıldı. İddianamede, sanıkların F.K. ve H.M.’nin koordinesinde ‘çağrı merkezi’ görünümlü iş yerinde eylemlerini faaliyete geçirdikleri belirtildi. Sanıkların, şikayetçilerin açık kimlik ve iletişim bilgileri gibi kişisel verilerini tespit edilemeyen yöntemle hukuka aykırı biçimde ele geçirdiğine vurgu yapılıp, internet üzerinden bazı haberleşme programları kullanılarak, mağdurlarla irtibata geçildiği kaydedildi. Almanya’da uzun süre yaşadıkları için iyi Almanca bilen F.K., E.D. ve H.M.’nin, söz konusu bilgisayar programı üzerinden şikayetçileri arayarak, kendilerini takma Alman isimleriyle tanıttıklarına vurgu yapıldı.
Duruşmada ifade veren H.M., “Aradığımız Almanlara, ‘Oyun salonunda şu tarihlerde oyun oynamışsınız. Fakat üyeliklerinizi iptal ettirmemişsiniz. İptal etmediğiniz için de ödemeniz gereken rakam şu kadar’ derdik. Onlar da paraları personelin hesabına yatırırdı. Ben görünüşte patrondum, şirket sahibiydim. Ama fiiliyatta bu şirketin asıl patronu ve paralardan asıl kazanç elde eden, aylık yaklaşık 2- 3 bin euro alan F.K.’dir” dedi.
Mahkeme başkanının “Borçlulara nasıl ulaşıyordunuz?” sorusu üzerine H.M., “Borçluların isim listesi ve irtibat numaraları direkt ekranda karşımıza çıkıyordu” karşılığını verdi. Mahkeme başkanı ise “Nasıl yani? Sen MİT misin, CIA ajanı mısın?” diyerek, sanığa tepki gösterdi.
Mahkeme başkanı, sanık H.M.’nin de tutuklanmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.