Bahçeli: “Palu Ailesinden Çıkmış Gibiler”

 

“Dava adamı korku nedir tanımaz karamsarlık nedir bilmez. Durup durup dedikodu çıkaranlar günü günüyle çelişenler bırakın dava adamı olmayın adam bile olamazlar.

9 şubat 2019 tarihinde partimizin 50 yıl dönümünü Adana’da kutlayacağız. 50 yıllık şerefli geçmişimizi yad edeceğiz. milliyetçi ülkücü hareketin varlığı düşmana dehşet dosta güven vermiştir. MHP gücünü Türk milletinden almaktadır.

Rahmetle andığımız şehitlerimizin yüzünü kara çıkartmayacağız. Bizim yeteri kadar nedenimiz vardır o halde başarmaktan başka çaremiz yoktur.

İçinde bulunduğumuz haysiyet, hassasiyet tarihin milliyetçi harekete kazandırdığı tecrübe ecdadımızın nasihatleri bizlere ihanetlere karşı dikkat tavsiye etmektedir. İstismarcılara itibar etmeyeceğiz tek ses olacağız tek nefes olacağız namımızı ve şanımızı yere düşürmeyeceğiz.

Bir başımıza da kalsak dişe diş kısasa kısas zalimlere dünyayı zindan edecek irade bizdedir. Kaynağımız bellidir kıblemiz bellidir kavgamız ise zilletledir. Yarım asırlık mazimizde Türkiye’nin geleceğine talibiz.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin bütünüyle yerleşip olgunlaşması bir daha sistem tartışmasının olmaması bir daha 15 Temmuzlar olmaması için sorumluyuz. Kimin ne uydurduğunun nasıl bir nifak saçtığının kıymeti yoktur. Biz Türk milleti ne istiyorsa onu seslendiriyoruz. Gocunan varsa şu kış kıyametle tavsiyem gocuk giysin. Cumhur ittifakına laf sokanlar yan yana yatıp çamura batanlar boşuna heves etmesin. Dün olduğu gibi bugünde duruşumuzdan bir adım geri adım atan bunlar gibi namert olsun.

Bu zavallı bedbahlar sanırım fazla film seyrediyor. Nasılsa işleri güçleri yok canları sıkıldıkça tezvirat üretiyorlar. Bu iddia sahiplerine diyorum ki manavdan aldınız karpuzlar kabak çıktı hala uslanmadınız hala terbiye bulamadınız. Bre densizler bilmelisiniz ki MHP’yi yön verecek iç ve dış odaklar ne olmuştur ne de olacaktır. Vesayetmiş oymuş buymuş feriştahı gelse vız gelir.

CHP’YE YSK ELEŞTİRİSİ

CHP’yi kim yönetiyor kim sokağa doğru itiyor. Önce bunu söyleyin bunu itiraf edin. CHP, YSK’yı tanımıyorsa seçime de katılmasın.

Tutsak alınmışlar haberleri yok tuzağa düşmüşler acıyanları yok. Ne var ki Türkiye’yi tutsak alamayacaklar cumhur ittifakını tuzağa çekemeyecekler. Milliyetçi Hareket Partisi milli varlık tehlikeye düşerse gereğini yapmaya gönüllü olarak hazırdır. Bu bizim Türk tarihine olan borcumuzdur. Bu vatan sahipsiz değildir. Bu aziz millet çaresiz değildir. Hakka hürmet adalete riayet her sorunun üstesinden ve mutlaka gelinecektir.

PALU AİLESİ’NDEN ÇIKMIŞ GİBİLER

İftira atanlar sosyal medyadan zehir kusanlar adeta Palu ailesinden çıkmış gibiler.

MHP’nin belediyelerden vazgeçtiğini söylemek sefil ve ahlaksız bir yalandır. Ölüm pahasına da olsa beka diyoruz. çok mu şey istiyoruz.31 Mart’ta sadece belediye başkanı seçilmeyecektir, hepsinden mühimi Türkiye’nin bekası tarihi ve milli çıkarları iradesiyse teyit ettirilecektir. Tek bildikleri ezber tek kabulleri inkar bugünkü şartlarda Türkiye’nin beka sorunu olmadığını 31 Mart seçimlerinin beka ile olmadığını iddia edilenler belanın ta kendisidir. Beka varoluştur. Fırat’ın doğusunda şu anda çiçek böcek mi toplanıyor yoksa fitne fesat mı topluyor. Dört bir tarafımız kuşatılmışken ne yapsaydık bir belediye daha fazla kazanalım hırsına yenilelim. Biz dava diyoruz bunlar davar anlıyor. Beka gittikten sonra ne yapacağız belediyeyi.

BİNALİ YILDIRIM VE İSTİFA POLEMİĞİ 

Binali Yıldırım’ın Meclis Başkanlığı görevinden istifa etmesine gerek olmadığını kaydeden Bahçeli, “Cumhur İttifakı’nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan ve halen TBMM Başkanlığını yürüten Sayın Binali Yıldırım ile ilgili değerlendirme ve süfli yorumların devamlı sıcak gündemde tutulması dikkatli hiçbir gözden kaçmamaktadır. Değerli Arkadaşlarım, Meclis Başkanlığı için gerek ve yeter şart milletvekili olmaktır. Gazi Meclis’e başkanlık yapmak şerefli bir görevdir ve milletvekillerinin takdir ve seçimine bağlıdır. Anayasanın 94’ncü maddesine göre TBMM’ye başkan seçiminin usul ve esasları bellidir, bilinmektedir. Sayın Yıldırım’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmasından dolayı istifa etmesi gerektiğini iddia ve ifade eden siyasi partiler eğri okla doğru hedefi vurmanın hevesindedir. Bu yanlıştır, maksatlıdır, arızalı bir tutumdur. Sayın Yıldırım taşımış olduğu onurlu görevi bizzat TBMM’den almıştır. Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı hususunda milletvekilliğinden istifasına gerek olmadığına göre, bununla bağlantılı bir görev olan TBMM Başkanlığından da istifasına lüzum yoktur. Türkiye’yi anlamsız ve sığ tartışmalarla meşgul edenler sorumsuzdur, şuursuzdur, art niyetlidir. Anayasa’nın 94’üncü maddesi yoruma müsaittir. Mezkur Anayasa maddesiyle birlikte, Siyasi Partiler Kanunu’nun 24’ncü, Mahalli İdareler Seçimi Kanunu’nun 36’ncı maddeleri dürüst ve tarafsız bir bakışla değerlendirildiğinde Sayın Yıldırım’ın istifasına yer olmayacağı açık seçik bir şekilde görülecektir. 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimlerini sabote etme amacı taşıyan istifa polemiklerinin bir an önce sonlandırılıp asıl gündeme geçilmesi elzemdir, acildir. Bize göre Sayın Yıldırım’ın istifasına gerek yoktur. Buna rağmen istifa etmeliydi, etmemeliydi tartışması sürecekse, çözüm olarak TBMM İçtüzüğü’nün 14’ncü maddesi akla ve mantığa uygun en kalıcı çözüm yoludur. Bu kapsamda TBMM Başkanı Sayın Binali Yıldırım, seçim propaganda ve yasaklarının başladığı tarihten oy verme gününe kadar, Ankara dışında olduğu dönemlerde Başkanvekillerinden birisine yazıyla vekâlet görevi verebilecektir. Böylece her itiraz, her suçlama, her polemik bıçak gibi kesilecektir. Sayın Yıldırım TBMM Başkanı olmasına rağmen propaganda yasaklarına doğal olarak uyacak, görevinin imkânlarını kullanamayacaktır. Biz sorunlara çözüm odaklı yaklaşıyoruz. 31 Mart 2019’da siyasi sonlarını yaşayacak zillet ortaklarının istismar kozları ellerinden alınsın istiyoruz” dedi.

TRUMP’A HODRİ MEYDAN 

MHP lideri Devlet Bahçeli, ABD Başkanı Trump’ın Türkiye’ye yönelik tehdidine de sert tepki gösterdi. Bahçeli, “Anlaşılan odur ki, ABD’nin Türkiye’yle bir zoru vardır. Bay Trump tramvatik bir kişilik bozukluğuna savrulmuş, deyim yerindeyse gözünü nefret bürümüştür. Zannederseniz ki, Twitter başında bitmek bilmeyen bir nöbete girmiştir. ABD Başkanı Türkiye’nin tehditlere aldırmayacağını, Türk milletinin hiçbir zulmete eyvallah etmeyeceğini ya unutmuş ya da hafızasının ve etrafının oyununa gelmiştir. Biz diyoruz ki, zalimle gelen düğün bayram. İp inceldiği yerden kopacaksa varsın kopsun. Korkak her gün, kahraman ise bir gün ölür. ABD Başkanı yine şaşırmış, yine sinirleri germiştir. Paylaştığı Twitter mesajı tam anlamıyla düşmanlık ötesidir. Bay Trump şöyle diyor: “Eğer Türkiye Kürtlere saldırırsa, ekonomik yönden mahvederiz. 20 millik güvenli bölge oluşturulabilir. Aynı zamanda Kürtlerin Türkiye’yi provoke etmesini istemiyorum.” Geçen hafta bu çerçevede görüşlerimizi açıklamıştım. Demek ki, kalın kafalar almamış, zulmün elebaşları anlamamış. ABD Başkanı bir defa PKK/PYD/YPG’yi Kürt olarak görüyorsa, Kürt kardeşlerimizin temsilcisi olarak değerlendiriyorsa ya cehaletin mihveri, ya da caniliğin mihmandarıdır. Teröristlere bırakınız Kürt demeyi, insan demek bile ihanettir. Trump’ın PKK/PYD/YPG’yi Kürt olarak görmesi, Kürtler diye tarif etmesi su katılmamış alçaklık, su götürmez küstahlıktır. Şu işe bakar mısınız, teröristler mücadele edersek Bay Trump ekonomik olarak Türkiye’yi mahvedermiş. Senin doların varsa Türk milletinin imanı var. Senin bara baronların varsa, sermaye çetelerin hazırsa, ekonomik tetikçilerin emir bekliyorsa, bilesin ki Türk milletinin eğilmez başı, bükülmez bileği var. Elinden geleni ardına koyma, ne biliyorsan onu yap. Senin tehditlerine tamam diyen senin gibi olsun. Türkiye’yi mahvetmek senin ne haddine? Bu saatten sonra Fırat’ın doğusuna girip önümüze çıkan haini, bulduğumuz katili mahv-ı perişan etmek helali hakkımızdır, vatan borcumuzdur, milli namusun gereğidir. Suriye’nin kuzeyinde Kürdistan sütunlarını dikmek için teröristler ve bazı bölge ülkeleri arasında görev taksimi yapanlar Türkiye’yi hafife alan, yok sayan sömürgecilerdir. Kürt kökenli kardeşlerimizi teröristlerle bir ve aynı gören bir meczuba, Twitter bekçisi bir mecnuna diyorum ki, hodri meydan, Türk milletinin kitabında ne kaçmak ne de korkmak yazmaktadır. Trump’ın mesajını paylaştığı andan itibaren Türkiye ile ABD arasındaki on yılları bulan müttefiklik ilişkisi yoğun bakıma alınmış demektir. NATO ittifakı komadadır. Teröristleri Türkiye’ye tercih eden bir ABD Başkanı bizim nezdimizde yok hükmündedir. Trump’a diyorum ki, aç kalabiliriz, açıkta yaşayabiliriz, yoksul düşebiliriz, ekonomik kayıplara maruz kalabiliriz. Ama size boyun eğersek, sizden aman dilersek, sizden medet umarsak bize yazıklar olsun, yani hayat bize haram zıkkım olsun. En iyi bildiğiniz şey öldürmek, en iyi yaptığınız kumpas kurmak, komplo icat etmek. Türkiye Cumhuriyeti bağımsızdır, egemen bir devlettir. Kimseden emir almayız, kimseden izin almayız, kimseden icazet istemeyiz. Trump’ın sözüyle hareket etmek, tehditlerine tamam demek yok olmak, tarih ve coğrafyadan sürülmek anlamına gelecektir. Suriye’nin Kuzeyinde tampon bölge kurmak, ardından muhtemel uçuşa yasak bölge ilanı teröristlere al da at dercesine gollük pas vermektir. Kısacası yeni bir özerk yönetim, yeni bir Barzani modelidir. Bu aşamada hükümete diyorum ki, asla çekinmeyin, asla alttan almayın, Allah şahittir ki, yanınızda MHP, arkanızda millet, himaye eden de Yüce Allah’tır” ifadelerini kullandı.