Ekrem İmamoğlu, seçim sonrası yaşanan süreci değerlendirdi. Sözcü’den Özlem Gürses’in sorularını yanıtladı. İmamoğlu, “Demokrasinin yok sayıldığı, ‘kazanana kadar seçim yapalım’ anlayışı ile Türkiye’ye büyük yaralar açarlar” açıklaması yaptı.
Yeniden seçim tartışmalarına ilişkin soyuya ise “Hazırlıklıyız tabii. Ama bunları düşünmek bile istemiyorum” diyerek yanıt verdi.
İmamoğlu’nun sorulara verdiği yanıtlaş şöyle:
“Bizi hiçbir eksiklikten vuramazlar”
YSK’nın son kararına rağmen hala vatandaşların çoğunda şu duygu var; “Bunlar bir iş çeviriyorlar.” Sizde de var mı bu his?
Hukukun ya da Türkiye’deki mevcut adalet düzeninin son kararına kadar bizim bir eksiğimiz olmaz, bizi hiçbir eksiklikten vuramazlar. Bu kadar net…
“Büyükçekmece’de seçmen yazdılar, sandık görevlisi FETÖ’cüydü, yok efendim bir stratejik akıl devreye girdi…” Bu cümleler kuruluyor şu anda…
“Açmak istedikleri gedik onları yutar”
“Bizi hiç ilgilendirmez. Onu gitsinler o atamaları yapan devletin bakanlarına, valilerine, kaymakamlarına, kimse ilgilisi, yetkilisi, sorumlusu ona sorsunlar. İstihbaratın başında değiliz, hükümeti yöneten biz değiliz. Şu anda sadece “durumdan vazife çıkartıp” sözüm ona bir “gedik açma” çabası içindeler. Ama o açmak istedikleri gedik onları yutar. Biz 16 milyon vatansever vatandaşına inanmış ve onların katkılarıyla ayakta duruyoruz.”
“Yeniden seçim derlerse…”
Her senaryoya hazırlıklı mısınız? Mesela ‘Yeniden seçim’ derlerse…
“Hazırlıklıyız tabii. Ama bunları düşünmek bile istemiyorum. Biz burada toplumsal menfaatimizi, milli menfaatimizi düşünüyoruz. Konuştuğumuz her şeyin Türkiye’de açacağı yaraları uluslararası platformda tamir etmemiz çok güçleşir. Türkiye’nin 145 senelik bir demokrasi serüveni var, Tanzimat’tan bu yana… Böyle bir demokrasiyi yaşayan Türkiye, bir anda bunu yok sayıp akıl almaz kararlarla bütün emekleri heba edemez.”
“Kazanana kadar seçim yapalım” anlayışı
“Demokrasinin yok sayıldığı, “kazanana kadar seçim yapalım” anlayışı ile Türkiye’ye büyük yaralar açarlar. Benim savunduğum şey ‘Ekrem İmamoğlu seçimi kazansın’dan çok öte. Milli menfaatlerimizi, demokrasi sürecimizi koruma adına bir mücadeledir bu.”