Henüz 18 yaşında olmasına rağmen bir yıl içerisinde biri gıda biri medya olmak üzere iki şirket kurdu. Hayatın yükünü erkenden sırtına almış olan iş insanlarımız arasında genç adımlar atmakta olan Yılmaz bu serüvene nasıl başladı?
Ailevi durumlarının sebebiyle, dört kardeşin en büyükleri olarak ailesine bakma sorumluluğunu üstlenen Ramazan Yılmaz. Lise eğitiminin ikinci senesinde okulu bıraktı ve hemen ardından iş hayatına dayısının yanında başladı. Dayısının yanında, gıda sektöründe ki çıraklığa 14 yaşında (2016) başlamış oldu. 2018 yılında gıda ve medya üzerine iki şirket açmayı başaran Ramazan Yılmaz, ağırlıklı olarak gıda şirketi üzerinde faal bir çalışma hayatı sürdürmekte. Medya şirketinde ise reklam ajansı olarak danışmanlık vermeye yeni başladı. Hizmetlerin ve çalışmaların daha profesyonel olması için orta seviye İngilizce öğrendiğini ve bunu geliştirmek için yurt dışına çıkmayı düşündüğünü konuşmasında belirtmişti. Medya şirketinde profesyonel ekip kurmakta.
Daha öncesinde dropshipping ile uğraşıp reklam danışmanlığı vermeye başlayan Yılmaz bu zamanlarında Çin’den-Amerika’ya genç yaşında ticaret yaptı. Genç Türk girişimcinin birkaç sektörde daha projeleri bulunmakta ve hatta bir vakıf kurma düşüncesi en büyük sosyal isteklerinden. Çünkü vakıfın amacı, ülke gençliğini uyandırmak- bilgilendirmek amaçlı çalışmalar olacağını açıkladı.
Doğup büyüdüğü şehir İstanbul olan Yılmaz, öğrenim hayatına ailesinden uzak olarak Karabük’te bir yurtta devam etmişti. Girişimciliğini ise şöyle açıklamakta: “İçimde çok uzun süredir hissediyordum. Çocukken avukat olmak istiyordum bir yandan da ailede maddi sıkıntılar sebebiyle okurken eve nasıl katkım olur diye düşünüyordum. Artık öyle olmayacağımı hissedince liseyi terk edip İstanbul’da dayımın yanına geldim. Dayım ise dükkân açmak üzere beni çıraklıktan yetiştirmek üzere zorlu iş hayatına soktu. Gün geçtikçe bu zorlukların, bir süre sonra zaman kaybı olacağını düşündüm ve kendi işime atılmak için de çalışmalar yapıyordum ve bu çalışmalar zorluklar sonrası başarılı oldu. İstanbul’da bir börek firmam olmuştu. Dijital olarak kendi firmama yeterli olamayacağımı düşündüğüm için hem medya ve dijital sektör geleceğin olmazsa olmazlarından olacağını düşündüğüm için medya sektöründe Yılmaz Medya Grubu’nu kurarak; kendi medya ve dijitalleşme ihtiyaçlarımı karşılayarak hem de dijital reklamlaşma konusunda firmaların Türkiye’de çok geride kaldığını gördüğüm için medya sektörüne başladım. Enerji sektörünü geleceğin parlayan yıldızı gördüğüm için güneş enerjisi için ortaklar ile birlikte yatırım yapmaya hazırlanıyorum.”
“Ve ‘Türkiye’de neden katma değeri yüksek ürünler üretilip dış ülkelere ihracat yapılmıyor?’ diye sorduğumda, ülkemizde böyle bir eksiklik hissediyorum ve bu eksikliği de tamamlamak amaçlı bu yönde yatırımlar yapmayı düşünüyorum.”
Bir genç girişimci olarak gençlere tavsiyem “Diplomalı olmak iyidir ama başarının garantisi değildir. Diplomanın kendilerini başarıya götüreceğini sanan çok insan tanıdım. Fakat öyle değil. Birçok zeki insan çok çalışmadığı için başarısız olur. Zekanızı uygulamaya koymak önemli bir özelliktir.”
İş atılımını ise adeta şöyle açıklıyor Yılmaz; “17 yaşındayken insanlar bana o iş için daha fazla tecrübe sahibi olmam gerektiğini söylediklerinde sinir oluyordum. Ama şimdi hak veriyorum… İyi kararlar alabilmek için daha fazla tecrübeli olmak gerekiyor.”
Liseyi bırakmasıyla aldığı tepkileri ise böyle anlatıyor: “Tabii ki de olumsuz tepkiler aldım. Bir ortaokul mezunu nasıl olurda bize akıl verir, tavsiye verir tarzında aşağılayıcı tavırlarla karşılaştım. Fakat benim düşünce sistemimdeki olay üniversiteyi öyle- böyle bitirip diploma almak değildi. Benim için okumak devamlı bilgiye açık olmaktır, her gün okuyarak öğrenmeye açık bir şekilde kitap okuyarak bilgi sahibi olmak çok önemlidir. Şu an ki gençlerimizde de gördüğüm şey sadede diploma üzerine yoğunlaşma gerçekleştiriyorlar yani kitap okumak onlar için alışkanlık değil hayatın eğlence ve tadına düşkünlük gösterip öğrenim hayatında boşlamayı tercih ediyorlar.”
Şimdi bu bilgiler üzerine sorularla tanıyalım Ramazan Yılmaz’ı
Dayınız size nasıl, ne konularda yardımcı oldu ve kendi şirketinizi oluşturma fikrine nasıl yaklaştı?
Dayım bu olayı olumlu karşıladı kendisi de bir iş adamıdır ve küçük yaştan itibaren çalışma tarzıyla ailesine büyüklük yapmış birisi olarak (12 yaşında babası vefat etmiş ve 7 kardeşine babalık yapmış birisi) başarı kovalamış bir insandı. Açıkçası ben dayımı küçüklüğümden beri örnek alarak büyümüş birisiyim ve hâlâ da dayımın başarıları beni etkiler. Kendisinin tabiriyle artık bir hayat okulu öğrencisiydim, onun gözünde.
Bu fikirler çevresinde en çok kime danıştınız, çıraklıktan itibaren?
Bu dönemlerimde hep kendimden yaşça büyük ve uzman insanlarla bir araya gelmek benim en büyük tutkumdu çünkü o insanlar bir başarı elde etmiş ve benim istediğim tarzdaydı. Çok faydası oldu bu durum.
Sizi asıl girişimci olmalıyım dedirten olay ve an nasıldı ve o an tam olarak nasıl hissettiniz?
En baştan beri girişimci bir ruha sahip olduğumu düşünüyordum çünkü tutkularım o yöndeydi. Özgürlüğü orada gördüm, başarıyı orada gördüm. Bana en çok motivasyonu ABD Kaliforniya’da ki Türk girişimcilerimiz verdi.
Dayınız size güvencini göstermiş ve bunu çokça hissediyordunuz. Lakin dayınızla, iş adamları ve deneyimli büyüklerinizin arasına girince o ortamda ki tecrübe ve başarı size nasıl gelirdi? Bu zamanlarınızda o mekanlarda bulunmak size hem maddi hem manevi olarak neler kazandırdı?
Aslında başarı bazen çok büyük hatalar yapıp, tekrar tekrar hatalar yapıp en sonunda bir yere varabilirsiniz. İşte burada ki benim içerisinde bulunduğum ortamdaki insanlar, büyüklerim çok hata yapıp en sonunda başarılı olmuş insanlardı. Eğer o insanlar ile bir ortamda bulunmasaydım yapmış oldukları hataları tekrardan yapmam gerekecekti ve bu da bana zaman kaybı olurdu. Maddi olarak bir kazancım olmadı fakat manevi olarak çok büyük insanlar kazanmıştım.
Şirketinizi açtığınızda çıraklıktan itibaren tanıdığınız o ustaların tecrübelerini daha da iyi anladığınız zamanlar elbet olmuştur. Bu zamanlarda elde ettiğiniz ve öğrendiğiniz, dinlediğiniz tecrübeler açısından kayba uğramadığınız veya minimum zararla kapattığınızda kendinizi, büyüklerinizi dinlediğiniz için tebrik ediyor musunuz?
Elbette. O değerli insanlar benimle tecrübelerini ve bilgilerini paylaşmayabilirlerdi. Ben bunun kıymetini çok iyi biliyorum. Ne zaman tecrübeli bir insan bir şey anlatsa deyim yerindeyse gözümü kulağımı dört açar kesintisiz dinlerim çünkü bunun kıymeti bende çok büyük.
Şirketler hakkında genel bilgiler
Şirketimiz, “Yılmaz Gıda Servis Hizmetler Sanayi ve Ticaret A.Ş.” olarak şu anda İstanbul’da börek üzerine halkımıza hizmet veriyoruz. Ve bu alanda dijitalleşmenin eksikliğinin farkındayız. Bu sebepten yine aynı şekil diğer sektörlerde de aynı dijitalleşmenin eksikliğinin farkındayız. Yılmaz Medya Grubu’nu yeni kurduk, bir ofisiniz var ve bu şirketimiz de markalara danışmanlık ve reklam danışmanlığı veriyoruz. Yani dijitalde markaların yol arkadaşlığını üstleniyoruz.
Şirket içi durum nasıl? Nasıl yorumlarsınız? Zorluklara karşı alınan önlemler -ekonomik birtakım zorluklara karşı çözüm yolları, yatırım yapılacağı zaman alınan strateji planı ve markalaşmaya verdiğiniz önem?
Tabii ki ülkemizde yaşanan ekonomik zorluklara bizlerde maruz kaldık. Biz inanıyoruz ki kriz zamanlarında reklam çok önemli bir faktör. Şirketimizde reklamlara yatırım yapıyoruz, önümüzdeki 3 yıl içerisinde 50 franchising bayi verme hedefimiz var.
Markalaşma bizim için çok önemli bir faktör, İstanbul’da çeşitli çalışmalarımız var.
Franchising bayilik hakkında düşünceleriniz nedir? sağlayacağınız hizmetler böylelikle artacak mı? Ve bayilikler hakkında nasıl şartlar önemli?
Franchising bayilik sistemi dünyanın en büyük gıda şirketlerinin kullandığı bir sistem. Hatta sistemlerini bunun üzerine kurmuşlar. Dünyanın dört bir yanında iş yapıyorlar, iş kolaylaştırıcı bir sistem. Şu anlık börek üzerine yaygınlaşmayı düşünüyoruz, ileride toplu yemek ve tatlı, pasta olarak özel ayrı bir sistem düşünüyoruz. Şu anlık işimizde başarılı olursak bu sektörün geleceğini ileride daha farklı tasarlayacağımıza inanıyorum. Şartlar olarak, marka değerleriyle oynamadıkları ve müşteri memnuniyetini bozmadıkları sürece franchising bayiliğini feshetmek için herhangi bir sakınca olmayacaktır.
Peki en sevdiğiniz aktiviteler ve hobileriniz neler? İş hayatınızda nasılsınız?
İş hayatımdan çok bir zaman kalmadığı için genelde boş zamanlarımda ailem ile vakit geçirmeyi, sevdiklerim ile vakit geçirmeye çalışıyorum. İş hayatımda otoriter bir yapıya sahibim disiplinli bir çalışma düzenini destekliyor ve gerçekleştiriyorum.
Firmalarınızın adı ve kuruluş tarihleri?
Börek İSTANBUL; 01.03.2018 tarihinde kuruldu. İstanbul- Gaziosmanpaşa’da hizmet vermekteyiz.
Castamo Ajans; 17.11.2018 tarihinde kuruldu. İstanbul- Bağcılar’da ortak bir ofisimiz var. Kısa bir zaman sonra kendi ofisimize geçeceğiz.