Partisinin grup toplantısında konuşan CHP lideri konuşmasının başında pazar günü hayatını kaybeden tiyatro oyuncusu Yıldız Kenter’i anarak başladı.
Erdoğan’ın, partisinin grup toplantısında Sakarya’daki tank-palet fabrikasıyla ilgili kendisinin açıklamalarına değinerek onu yalancılıkla suçladığını, fabrikanın satılmadığını, devredildiğini söylediğini anımsatan CHP lideri şöyle konuştu: “Satılmadı tabii, peşkeş çekildi. 20 milyar dolarlık fabrika 25 yıllığına bedava verildi birileri bir şey almış o kesin. birilerinin yurtdışındaki banka hesabına para yatmış o da kesin. Türk-Katar ortakılı olan BMC’ye devretmiş kaça devrettin kardeşim? Gizliyorsun. Bilinmesini istemiyorsun. Özellikle de benim bilmemi istemiyorsun. Ama senin boyun ona yetmez. Ben öğrenirim.”
Tank -palet fabrikasıyla ilgili bir de gizli protokol olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu,“Bununla ilgili ihale yaptın mı? 50 milyar dolarlık yatırım yapılacağını söylüyor. Belki başka biri çıkacak 150 milyarlık yatırım yapacağını söyleyecek. Hangi gerekçeyle ihale yapmadın” dedi.
15 Temmuz sonrasında kurulan vakfı bir kez daha gündemine getiren CHP lideri, “Şehit ve gaziler için 309 milyon topladılar. Nerede bu para? Ankara milletvekili arkadaşımızı verdikleri adrese gitti. Öyle bir vakıf yoktu” diye konuştu.
‘Türkiye’nin yeni amiral gemisi Sözcü gazetesi’
İş adamı Osman Kavala’nın ve Ahmet Altan’ın tutuklu olduklarına değinen Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin yeni amiral gemisinin -geçmişte Türk basınında Hürriyet için kullanılan bir tanımlama- Sözcü gazetesi olduğunu savundu. “Sözcü gazetesi terör örgütüne destek vermekle suçlanıyor” diyen CHP lideri, gazetenin yazarlarının ‘FETÖ’yle mücadele ettiğini vurguladı ve ‘Türkiye’de bugün hiç kimsenin can ve mal güvenliği olmadığının’ bir kez daha altını çizdi.
Saldırıya uğrayan başörtülüleri aramış
Saldırıya uğrayan başörtülüleri aradığını ve onlara, “Sakın moralinizi bozmayın. Maalesef bu ülkede böyle provokasyonlar oluyor. Moralinizi bozarsanız onlar amacına ulaşır” dediğini anlattı.
‘Egemen güçlerin şamar oğlanı’
ABD Başkanı Donald Trump’ın yazdığı mektup da Kılıçdaroğlu’nun bir kez daha gündemindeydi. “Sayın Trumpa’a takdim edeceğim” diyerek ABD ziyaretinde mektubu yanından götüren Erdoğan’a, “Sen mektupçu başı mısın” diye seslenen, mektubun yollandığı gibi gönderilmesi gerektiğinin bir kez daha altını çizen Kılıçdaroğlu, ‘egemen güçlerin şamar oğlanı olunduğunu’ savundu.
Erdoğan’ın ABD ziyareti sırasında senatörlerin tavırlarından rahatsız olduğunu söyleyen CHP lideri, Hilal Kaplan’ın basın toplantısında yönelttiği soru sonrasında, Trump’ın yönelttiği, “Türk hükümeti için mi çalışıyorsunuz” sorusunu anımsatarak, “Sevgili Trump, Türk hükümeti diye bir şey yok” dedi.
‘Söylediklerinin tamamı yalan, benim söylediklerim doğru’
“Söylediklerinin tamamı yalan benim söylediklerimin tamamı doğru” diyen Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın, emekli maaşlarını insani şekilde yaşayabilecekleri hayat seviyesine çıkardıklarına ilişkin açıklamasını anımsatarak, “Sen emekli maaşı alıyorsun, cumhurbaşkanlığı maaşı alıyorsun. Senin keyfin yerinde” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın Saray’a bakarak emeklilerin keyfinin yerinde olduğunu düşündüğünü söyledi.
Defalarca 1000 liranın altında aylık alan emekliler olduğunu söylediğini, bunun üzerine bu rakamı alt sınır yapan düzenleme yaptıklarını belirten CHP lideri, “Bana, ‘Yalancı’ diyorlardı. sonra düzenleme yaptılar. Ama ben biliyorum hala bin liranın altında maaş alan emekli var” dedi.
‘Bay Kemal olmak kolay değildir’
CHP lideri, sık sık kendisine “Bay Kemal” diyerek hitap eden Erdoğan’a şöyle seslendi: “Bay Kemal vatanını ve milletini sever. Bey Kemal olmak kolay değildir. Bay Kemal olmak için egemen güçlerin karşısında onurlu duracakasın. Bay Kemal olmak için harama el uzatmayacaksın. Rüşvet alan adamı büyükelçi tayin etmeyeceksin. Bay Kemal olmak için mal varlığının hesabını bügün dünyanın önünde verecekesin. Bay Kemal olmak kolay değildir. Her CHP’li Bay Kemal’dir. Her onurlu vatandaş Bay Kemal’dir. Ben buna inanıyorum.“
Kılıçdaroğlu bu sözleri sarfederken salondakiler kendisini ayakta alkışladı; o da yumruğunu masaya vurdu.
‘Sana bir tek ben doğruları söylüyorum’
Erdoğan’ın emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili düzenleme yapacağını söylerken ‘İskandinav üllerinin bu nedenle battığını’ gerekçe olarak gösterdiğini anımsatan Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: “Herhalde danışmanları uyarmıyor. Norveç’in, İsveç’in kişi başına düşen gelir seviyelerini bilmiyor. Erdoğan, sana doğruları söyleyen bir tek kişi var o da benim.”