Bursa Tabip Odası: Toplum Şiddet Kıskacında

Bursa Tabip Odası Türkan Saylan Toplantı Salonu’nda düzenlenen oturumun yöneticiliğini Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Bülent Nazım Yılmaz yaparken, panele konuşmacı olarak Çağdaş Gazeteciler Derneği Bursa Şube Başkanı Rabia Deniz, Yapımcı Güzin Abraş, Bursa Barosu’ndan Avukat Tekin Öztürk ve İnsan Hakları Derneği MYK Üyesi Avukat Zeynep Ceren Boztoprak katıldı. Toplantıda şiddeti oluşturan psikolojik, sosyolojik, ekonomik ve toplumsal nedenler, şiddetin yansıması, hukuk sistemi ve cezaların etkisi masaya yatırıldı.

Panelin oturum yöneticiliğini yapan Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Bülent Nazım Yılmaz açılış konuşmasında, temel insan haklarının yok sayıldığı bir ortamda hekimlik yapmanın ve halk sağlığından söz etmenin mümkün olmadığına dikkati çekti. İkinci Dünya Savaşı’nın neden olduğu ağır yıkım ve tahribatın ardından, benzeri acıların bir daha asla yaşanmadığı ve barışın egemen olduğu bir uluslararası düzen kurmak amacıyla imzalanan bildiride yer alan hak ve özgürlüklere dayalı uluslararası bir düzenin hala kurulamadığına vurgu yapan Yılmaz, temel hak ve özgürlüklerin esas alındığı barış ve demokrasinin hakim olduğu bir ortamın sağlanması gerektiğini söyledi.

İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nde herkesin düşünce ve anlatım özgürlüğüne hakkı olduğu, Anayasanın 28. maddesinde de  “Basının hür olduğu, sansür edilemeyeceği”nin açıkça belirtilmesine rağmen, bugün Türkiye’de bu hakkın kullanılamadığına vurgu yapan Çağdaş Gazeteciler Derneği Bursa Şube Başkanı Rabia Deniz ise 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde Türkiye’deki cezaevlerinde toplam 115 gazeteci bulunduğunu belirtti. Deniz, konuşmasında ayrıca toplumdaki şiddette medya ve siyasetin rolünü de masaya yatırdı. Deneyimli televizyoncu ve yapımcı Güzim Abraş, şiddetin nedenlerine yönelik yaptığı sunumda sevgi dilinin önemine değindi.

Avukat Tekin Öztürk, toplumsal şiddet ve hak ihlallerinin yasal karşılığını anlattı. Herkesin yasalar karsısında eşit olduğunu ifade eden Öztürk, her bireyin ayrımsız olarak yasaların koruyuculuğundan eşit olarak yararlanma hakkına sahip olduğunu belirtti.