Milli Muharip Uçak (MMU) projesi kapsamında sürdürülen faaliyetlere hız kesmeden devam ediliyor. Geçtiğimiz günlerde MMU’nun radar görünmezlik faaliyetleri ve testleri konusunda yapılacak çalışmalar için TÜBİTAK BİLGEM ile TUSAŞ ortaklığında bir merkez kurulacağı duyurulmuş ve söz konusu tesisin de 2021 yılında hizmete gireceği belirtilmişti.
MMU’ya ait motorun tasarlanmasına yönelik olarak Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) tarafından kurulan TR Motor AŞ Genel Müdürü Osman Dur ise bu konuda önemli bilgiler paylaştı. 80 kadar mühendisin görev aldığı yerli ve milli motor projesiyle ilgili konuşan Dur, “2026-2027 gibi motorumuzda ilk çalıştırmayı sağlayacağız. Daha sonra da test çalışmaları başlayacak. 2029 gibi Milli Muharip Uçağımız yerli motorumuzla uçacak.” ifadelerini kullandı.
Öncesinde TAI’nin sürdürdüğü motor çalışmalarının sorumluluğunu üstlenen TR Motor’un projeye bakış açısını da değerlendiren Dur, “Şu anda TR Motor dünyadaki yetişmiş beyinleri, ülke içerisinde bu sektörde olan insanları, akademik camiada bu konuda araştırma yapan bilim adamlarını ve üniversite gençliğini bu alana yönlendirmek adına ciddi anlamda çalışmalar yapmaya başladı.” dedi.
Motor üretimine yönelik olarak dörtlü bir çalışmanın yürütüldüğünü belirten TR Motor Genel Müdürü, Hava Kuvvetleri Komutanlığı ile TR Motor ekiplerinin MMU’nun fonksiyonunu ve SSB ile TAI’nin ise tasarlanan bu uçağa uygun motorun ne olacağı konusunu incelediğini ifade etmiş.
Uçak motoru konusunda uzman olduğu bilinen uluslararası mühendislik ve tasarım firmaları ile görüşmelerin devam ettiğini dile getiren Dur, projede ne kadar insanın çalışacağı ve hangi teknolojilerin ne kadar sürede tamamlanacağı gibi konularla ilgili yol haritasının da belirlendiğinin altını çizmiş.
Sivil sektörden savunma sanayine teknoloji transferi
Sivil sektörün geçmişteki uygulamaların aksine savunma sanayine ciddi katkılar yaptığını hatırlatan Dur, bu sektörün bilişim, yazılım ve yapay zeka alanında kaydettiği gelişmeleri savunma sanayi ile paylaştığını belirtiyor. İnsan kaynağı konusuna da değinen Dur, kritik teknolojilerde kritik sektörlerde çalışmış insan sayımızın az olmasına rağmen dünya çapında bu kaynakları bir araya getirebilecek birikimimiz ve ilişkilerimiz olduğunu hatırlatıyor.
Son olarak kariyer planları yapan gençlere de seslenen Dur, Türkiye’de havacılık motorlarıyla ilgilenen birkaç firma olduğunu belirtirken eğitim safhasına devam edenlerin bu firmalarda çalışmalar yapmalarını tavsiye ediyor.