Mudanya Belediyesi’nin arkeopark açık hava müzesi olarak turizme kazandırmayı hedeflediği Myrleia Antik Kenti kalıntılarının bulunduğu alan, talan edildi. Mudanya’nın ilk kurulduğu yer olan 2 bin 700 yıllık Myrleia Antik Kenti’nin üst kısmında ortaya çıkarılan eserler saldırıya uğradı.
Myrleia Antik Kenti’nin Turizme Kazandırılması Projesi kapsamında Bursa Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ile Bursa Müzeler Müdürlüğü’ne başvuran Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, bürokrasi engeline tepki gösterirken saldırı sonrası ilgili kurumlar hakkında Mudanya Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Mudanya’nın tarihi yok oluyor
Başkan Hayri Türkyılmaz, Helenistik ve Roma dönemi eserlerinin yanı sıra bölgede bir Kuran’ın da parçalandığını, hem tarihe hem de dini değerlere saygısızlık yapıldığını belirterek tepki gösterdi. Ömerbey Mahallesi’nde bulunan tarihi kent kalıntılarının korunarak geleceğe taşınması gerektiğini kaydeden Başkan Türkyılmaz, “Buradaki eserler yok oluyor, bir tarih yok oluşa sürükleniyor. Başka bir Mudanya, başka bir Myrleia yok. Biz sahip çıkmak için yıllarca mücadele ettik ancak bu kadar değerli bir antik kent Anıtlar Kurulu ve Müzeler Müdürlüğü tarafından sahipsiz bırakılmış, ne olduğu belirsiz kişilerin uğrak yeri olmuş ve inanamayacaksınız ama burada Kuran bile parçalanmıştır. Hiçbir kurumdan destek beklemeden, kentimizi gelecek kuşaklara aktarmak, turizme kazandırmak istiyoruz. Yeter ki izinlerimizi versinler, kazanan yalnızca Mudanya değil, ülkemizin turizmi olsun” diye konuştu.
Mudanya Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Bursa Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’ne alanın İmar Kanunu’nun 18. maddesi doğrultusunda değerlendirilmesini talep etmişti. Kurul, alana yönelik bütüncül veri elde edilmesi amacıyla sit alanının bir bölümünde Müze Müdürlüğü denetiminde kapsamlı bir jeoradar çalışması yapılarak sonuçların kuruma iletilmesi gerektiği kararı verdi. Mudanya Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü, bu kararın ardından yeniden yapılacak bir jeoradar çalışmasıyla alanda çıkarılan bazı eserlerin zarar görebileceğini, bölgenin liman kısmıyla birlikte bütüncül bir şekilde 1. Derece arkeolojik sit alanı ilan edilmesini talep etti.