Aksünger, Muharrem İnce ve Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki yemek ve sonrasında yapılan açıklamaları değerlendirdi. “Yenen yemek, siyasi bir yemek değil de bir dertleşme yemeği ise nezaket icabı farklı bir şey olabilirdi.” diyen Aksünger, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun, İnce’nin açıklamaları üzerine söylediği, “siyasi nezaketsizlik” değerlendirmesini hatırlattı. Aksünger, şöyle devam etti: “En başta bu yemeğin, ‘bir kapalı devre yemek yiyelim, bir değerlendirme yapalım.’ tarzındaysa o zaman Genel Başkanın söylediklerini makul karşılayabilir zaten. Orada bence bir şey yok. Böyle özel yemeklerin dışarıya çok duyurulmasının doğru olmadığını da düşünen biriyim ben. Yemekler duyuruluyorsa, siyasi bir araya gelme ve siyasi değerlendirme olarak duyurulur. Öteki türlü, ‘dostluk yemeği yiyoruz’ diye duyurulmaz. Ama kapalı devre konuşma varsa onu bilemem, orası kendilerinin değerlendirmesi.”
“Bir hoşnutsuzluk var”
İlk günden beri parti içinde bir hoşnutsuzluk olduğunu dile getirdiğini aktaran Erdal Aksünger, Parti Sözcüsü Bülent Tezcan’ın “Bir hata varsa Genel Başkan değil, biz yapmışızdır.” dediğini hatırlattı. Aksünger, şunları söyledi: “Hata yapan gitsin. Bu konuda Genel Başkan’ı yanlış yönlendirdiyseniz çıkın itiraf edin, ‘biz yanlış yaptık’ deyin. Bunu söylemiyorlar ama ‘bir hata varsa biz yaptık’ diyor. Ben de katılıyorum. Bülent Tezcan bugüne kadar zaten çok büyük hatalar yapmış biridir benim gözümde. Ben de katılıyorum, kendisinin yaptığı hatalar bir iki kişiyi bağlar, MYK’deki bütün arkadaşları bağlamaz. Niye bağlamaz? Çünkü orada dar bir kadro ile Genel Başkanın etrafında duran o kitleyi bağlar bu bence. Bunu açıkça söylüyorum; Başta Bülent Tezcan olmak üzere bu arkadaşların istifa etmeleri gerekir bence. En doğrusu budur.”
İnce’nin kurultay açıklaması
“Sayın Muharrem İnce de daha önce ‘kurultay lafını ağzımdan duymayacaksınız’ meselesinden sonra bu tür gelişmelerin bir gereklilik olduğunu hissettiğini düşünüyorum artık.” diyen Aksünger, şu değerlendirmede bulundu: “Yemekte konuşurken galiba biraz gerginlik olmuş ki bu tür açıklamalar yapılıyor. Yoksa Muharrem Bey bugüne kadar aslında olması gerekenden daha nezaketli gidiyordu. Bugün bir anda 180 derece değişiklik oldu. Ben ilk günden beri söylüyorum, sonuçta Muharrem Bey kurultayı isteyecektir. Bundan daha doğal bir şey yok. En doğal hakkı zaten. Kim ne derse desin ortada bir başarısızlık var. Bu partisi sonuçta CHP. Bence ‘kim genel başkan olsun’ tartışması aslında partinin büyük sorununu arka plana itiyor. Çünkü ciddi bir yapısal problem ve liyakat problemi var bence. Önemli olan bunu konuşmak. Yani iç iktidar refleksinin, ülkeninin sıkıntılarını giderme refleksinin önüne konulmaması gerekir. Şu anda parti içi iktidar refleksi, ülkeyi yönetme refleksinin ilerisinde. Bence en büyük problem yapısal.”
Sorunun örgütlere de atılamayacağını belirten Aksünger, asıl sorunun örgütü yönetenlerde olduğunu savundu. Aksünger, “Bu tartışmanın çok büyümesi ve çok uzaması bence partiye zarar verir. Dedikodu sirkülasyonunu çok artırır. Bir kurultay kaçınılmaz gözüküyor.” ifadesini kullandı.