Gölcük’te yaşayan Ecem Balcı, geçen yıl 5 Ocak günü kayboldu. Kızının kaybolmasının ardından bunalıma giren ve rahim kanseri olan Esra Ercömert, 14 Ocak günü Kandıra Kaltalkayası Mevkii’nde kayalıklardan denize atlayarak, intihar etti. Anne Ercömert’in cesedi, denizde yapılan aramaların ikinci gününde bulunarak, toprağa verildi. Annesinin intiharı üzerine de ortaya çıkmayan genç kızın izini süren polis, Ecem Balcı’nın en son annesinin erkek arkadaşı Süleyman Kara ile görüştüğünü belirledi.
Cep telefonu kayıtları incelendiğinde de Ecem’in, erkek arkadaşına, Süleyman Kara’nın define bulduğunu, çok zengin olduklarını söylediği yönünde mesajlar bulundu. Süleyman Kara’nın, Ecem Balcı’nın kaybolmasından sonra ‘tarihi eser kaçakçılığı’ suçundan tutuklanarak, cezaevine konulduğu ortaya çıktı.
Cezaevinde ifadesi alınan Kara, Ecem’i öldürdüğünü itiraf ederek, cesedi gömdüğü yeri gösterdi. 15 Şubat gecesi Gölcük’ün Ayvazpınar Köyü’ndeki ormanlık alanda yapılan kazıda Ecem Balcı’nın cesedi bulundu. Süleyman Kara ilk duruşmada ise suçlamaları kabul etmedi.
Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava bugün görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu sanık Süleyman Kara, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi(SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Tanık olarak dinlenen Ecem Balcı’nın anneannesi Selma K., “Kaybolduğu gün benim yanımdaydı. Öğle saatlerinde torunumu, Süleyman gelip evden arabayla aldı. Gece saatlerinde torunum annesi Esra’ya ‘Ben İzmir’e gidiyorum şeklinde mesaj attı. Bir daha da hiç görmedim. Esra eşinden ayrıldıktan sonra bizde yaşadı. 1,5 yıl beraber yaşadık. Ecem de bizimle yaşıyordu. Kızım Esra’nın, Süleyman ile ilişkisi varmış. Torunum Ecem bu ilişkiye şiddetli şekilde karşıydı. Torunum evden giderken yanına bir şey almadı. Sadece telefonu elindeydi. Çantası dahi yoktu” dedi.
MAHKEME SALONUNDA TARTIŞMA YAŞANDI
Duruşmada Süleyman Kara’nın, “Ecem’e ben bakıyordum. Ben babalık ediyordum. Ecem öldü badem gözlü oldu” sözleri üzerine genç kızın babası Gökhan Balcı tepki gösterdi. Balcı ile Süleyman Kara ve sanık yakınları arasında tartışma çıktı. Mahkeme heyeti de duruşmaya ara verdi. Aranın ardından söz verilen tutuklu sanık Süleyman Kara, “Suçlamayı kabul etmiyorum. Maktulü öldürmedim. Tam tersine maktulün her türlü ihtiyacını ben karşıladım. Onun babası benim. Onu hastanelere ben götürdüm. Babasından çok ben ilgilendim” dedi. Bu sözler üzerine Gökhan Balcı, sanığa, “Yeter be Allah belanı versin. Kızımı öldürdün hala konuşuyorsun. Şerefsiz” diye bağırdı. Balcı, polisler tarafından duruşma salonundan çıkartıldı. Bu sırada duruşma salonunun kapısını, yumruklayarak kırdı.
GÖKHAN BALCI HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
Mahkeme heyeti olaylar üzerine duruşmaya ikinci kez ara verdi. Baba Gökhan Balcı ve yakınları ile sanık yakınları arasında duruşma salonu önünde tartışma devam edince, tarafları polis uzaklaştırdı. Aranın ardından kapalı olarak devam edilen duruşmada, mahkeme heyeti Gökhan Balcı hakkında suç duyurusunda bulunulmasına, otopsi raporunun beklenmesine ve Süleyman Kara’nın tutukluk halinin devamına karar verdi. Duruşma 11 Haziran gününe ertelendi.
“BENİ DOLDURDULAR TAŞIRDILAR”
Adliye önünde açıklama yapan Gökhan Balcı, “Kızım hakkında aşırı derecede iğrenç ifadelerde bulundular. Artık dayanamadım ve mahkeme salonundan dışarıya çıkarttılar. Diyorlar ki tehdit alıyorlarmış, can güvenlikleri yokmuş. Can güvenlikleri olmayacak insanlarla ben aynı yerde oturuyorum. Olsaydı şimdiye kadar gereği yapılırdı. Biz adalete güvendiğimizi her zaman söyledik. Yine söylüyorum. Benim kızımı öldüren katil bu işten yırtamayacak. Bu işin sonunda ağırlaştırılmış müebbet cezası alacak. Hepsi görecekler. Bugün burada beni artık doldurdular, taşırdılar, daha fazla dayanamadım. İnşallah en ağır cezayı alacaklar, inanıyorum, güveniyorum. Mahkeme başkanından da özür diliyorum, yapmamam gereken bir şey yaptım” diye konuştu.
Balcı’nın avukatı Aslıhan Şen ise şöyle konuştu:
“Ecem Balcı davasının dördüncü celsesi tamamlandı. Ecem 17 yaşında annesinin sevgilisi tarafından vahşice öldürülüp, çukur diye tabir edebileceğimiz bir bölgeye yarı çıplak vaziyette gömüldü. Sanık Ecem’i nasıl öldürdüğünü, nasıl gömdüğünü, tüm detaylarına kadar anlatmıştı. Bugün ifade değişikliği yapmıştır. Ecem’i kendisinin öldürmediğini söylemiştir. Duruşmaya baktığınız zaman sanık vekillerinin mahkemeyi oyalayıcı mahiyetteki talepleri reddedildi. Dosyada birtakım tanıkların dinlenmesi talep edilmiştir. Israrla uzatmaya yönelik talepler vardı. Bu talepler reddedildi. Adli tıp raporu gelmedi. Ecem’in istismara uğrayıp, uğramadığına dair bir rapor gelmedi. Bu rapor geldikten sonra yargılamaya son verilecek.”