Karamollaoğlu, AK Parti‘ye yönelik eleştirilerini şöyle dile getirdi:
“İktidar, artık tükendi. Davutoğlu ile yayın yapan insanların, işlerine son verilmesi de bunu gösteriyor. İstanbul seçimler, artık bir ihtar oldu. Ben en fazla 200, 300 binlik bir fark bekliyordum. Ancak, seçim yenileme kararı, insanlarda büyük bir infial meydana getirdi. İşte bu, artık bir tükenmedir.”
“Herkes korkuyor”
Türkiye’nin ‘tam bir korku imparatorluğu‘ yaşadığını vurgulayan Karamollaoğlu, şöyle devam etti:
Herkes korkuyor. Kiminin bir beklentisi var, olmaz diye korkuyor. Kimisi de doğrudan doğruya korkuyor. Tüm toplumda bir endişe var. Bakın, sandıklara müdahale edildi denildi, ama kendilerinin müdahale ettiği anlaşıldı. Sonuç, bunu gösterdi. Ama insanlar, değiştiriyor. AK Parti, seçmen taşıdı otobüsler ile ama onlar oyunu İmamoğlu’na verdi. Ancak insanlar, bundan da korkuyor.
Çamlıca Camisi’ne yönelik eleştirilerine devam eden Saadet Partisi lideri, şunları söyledi:
Oraya gidenlerin, tabir yerindeyse anası ağladı. Sırf biz, bir şey söyledik diye, o noktaya bir seferberlik ilan edildi. Ancak, insanlar sabah namazına yetişemedi. Trafik orada kilitlendi. İnsanları kilometrelerce mesafeden yürümek zorunda kaldı. Bu da insanları yordu. Ben, camiye karşı olabilir miyim? Ancak, o yapı, oraya gösteriş için yapıldı. O noktaya, konutta yapılsaydı, okulda yapılsaydı yine karşı olurdum. Çünkü, erişimi zor. İşte bu da israftır. Bana cevap vermek için oraya giden, Allah’ın indinde bir şey kazanamaz. Çünkü oraya Allah rızası için değil, bana cevap vermek için gittiler.
Türkiye’de deizm
Türkiye’de deizmin yükselişini bir kez daha dile getiren Karamollaoğlu, sözlerini şöyle noktaladı:
Bu gelişme, dindar ailelerin çocuklarında daha çok yaşanıyor. Bu, iktidarın sebep olduğu bir konudur. Eğer ki siz, dini değerleri ve dini temsil ettiğini söylerken ve sadece görüntüde bunu gerçekleştirirsen; bu sizin hayatınıza yansımaz ise o zaman olmuyor. Müslümanlık, namaz kılıp, oruç tutamak veya hacca gitmekten ibaret değildir. Adalet, çok önemlidir. Hz. Ali Efendimiz, buyuruyor ki, ‘devletin dini adalettir’ Türkiye’de bir dikta var. İşte, bu insanları da dinden uzaklaştırıyor. O sebeple bu iş, iktidarın sorumluluğundadır.