Kılıçdaroğlu: “Niye Dışarıdan Canlı Hayvan Alıyoruz”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Malatya temasları kapsamında muhtarlar, kanaat önderleri ve STK temsilcileriyle bir araya geldi.
Türkiye’nin dışarıdan canlı hayvan ve tohum ithal ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Bugün Malatya’dayız. Siyaset kurumuna önemli insanlar vermiş bir kentteyiz. Siyasetin bu kente çok önemli olduğunu biliyoruz. Ben sizlere şu şunu yaptı, bu bunu yaptı demeyeceğim. Biz birlikte yaşamak istiyoruz. Gerginlik istemiyoruz. Elbette ki siyasi görüşlerimiz farklı olabilir, hepimiz insanız. Önce çitçilerden söz edelim. Türkiye şunu söylüyor, batılılar tarımdan çıkın, fasulyeyi, pamuğu biz daha ucuza veririz diyorlar. Batının egemen güçlerinin ana hedefi şu, 81 milyonu kim doyuracak. Dikkat edin, batılılar oyun oynuyor diye çok duyarsınız. Onlar mı söyledi size yemi, buğdayı, samanı bizden alın diye. Aklınız yok mu sizin. Bizim kendimize yetecek gücümüz var. En acı veren şudur, Konya’dan küçük Hollanda 180 milyon doların üzerinde ihraç yapar. İsrail’den tohum alırız. Her yıl almak zorundayız. Neden peki, biz yapamıyor muyuz? Niye dışarıdan canlı hayvan alıyoruz” dedi.

“Rahmetli Özal’la buraya çok geldim” 
Kılıçdaroğlu, kayısıya alan bazlı destek verilmesi gerektiğini de belirterek, şunları söyledi:
Bu seçimler sıradan seçimler değil, bu partilerin seçimi değil, Türkiye’nin kader seçimi. Herkesin bu gerçeği görmesi lazım. Çiftçilik, tarım bütün ülkelerde stratejik sektördür. Ayakkabı giymeyebilirsiniz ama yemek yemek zorundasınız. Otomobiliniz olmayabilir ama yemek yemek zorundasınız. Nasıl olur da kendi kendine yeten 7-8 ülkeden bir olan ülke bu hale düşer? Kayısının ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Rahmetli Özal’la buraya çok geldim. Ben o zaman bürokratım. Nereye gitsek kayısıdan dolayı şikayet. Alan bazlı destek yapmazsak olmaz arkadaşlar. Bizler tarımı mutlaka şaha kaldırmak zorundayız. Dışarıdan ithal etme ayıbından kurtulmak zorundayız. Hollanda neden 180 milyar dolar ihraç eder de Türkiye 17-18 milyar eder. Orada namuslu siyasetçiler var ama burada yok. En çok ihtiyaç duyduğumuz budur. Planlama yapmalıyız, kim neyi ekecek. Bu sene buğday fiyatları iyiyse herkes onu eker, sonra herkes batar. Oysa sağlıklı planlama yaparsanız dünyayı beslersiniz. Çiftçinin bir diğer zaafı daha var. Bir şey üretirsin satılmadan kalır ama çiftçi ürününü satmazsa mahvolur. Toprak mahsulleri, FİSKO Birlik bunun için kurulmuştur, şimdi bunlar yok. Kime mahkum ediliyoruz, bir avuç tüccar.”

“Çiftçiye 3 liradan mazot desteği vereceğiz” 
Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanı seçilmesi halinde çiftçiye mazotu 3 liradan vereceklerini de ifade eden Kılıçdaroğlu, “Çiftçiye 3 liradan mazot desteği vereceğiz. Sözüm söz, Muharrem İnce cumhurbaşkanı olursa şeref namus sözü mazotu 3 liradan vereceğiz. Gübre desteği, ilaç desteği vereceğiz. Karadeniz’de mazot desteğine gerek yok. Orada fındık var, çay var. Her bölgeye göre destek verilmeli. Bundan 15 yıl önce çiftçi ürününü sattığında bayram ederdi. Şimdi nasıl geçineceğini bilmiyor. Kimse hayatından memnun değil. Peki bu düzenden kim memnun, sadece üretmeyen rantiye sektörü. Veriyor parayı alıyor faizi. Biz her bölgeye, her kırsal kesime ziraat teknisyeni, uzman vereceğiz. Herkes neyi ekeceğini bilecek. STK’ların bir rolü vardır. Onlar herhangi bir ücret almadan önemli görevler yürütüyorlar. Onlar ne kadar güçlüyse demokrasi de o kadar güçlü olur. Bunlar eylem yapacaksa, gösteri yapacaksa şiddet uygulamamak kaydıyla herkes düşüncesini paylaşabilmeli” şeklinde konuştu.

“Bu kadar kapsamlı muhtarlık projesi yapan başka bir parti yoktur” 
Muhtarlara da vaatlerde bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 134 maddeden oluşan bir proje hazırladıklarını kaydederek, “Muhtarlarımız demokrasimizin temel taşıdır. Bunu laf olsun diye söylemiyorum. Sizin tarihimizden örnek vereceğim. Bu topraklarda yapılan ilk seçim bir muhtarlık seçimidir. Hem de Kastamonu’da yapılmıştır. Dolayısıyla muhtar arkadaşım, bu ülkede demokrasi alanını başlatan muhtarlardır. Peki muhtarların yetkisi, görevi nedir? Gerekli katkı veriliyor mu? Yüz küsur kanunda muhtar adı geçer. Yapılması gereken ilk iş, muhtarlık temel kanununun çıkarılmasıdır. 134 maddeden oluşan bir proje hazırladık. Özellikle mahalle muhtarlarına sesleniyorum, sizin mahallenizin durumu belediye meclislerinde tartışılır ama sizin haberiniz olmaz. Belediye meclisinde bir konu görüşülecekse o toplantıya muhtar da katılmalı. Muhtarların doğru dürüst bir yeri yok. Niye yok. Bizim belediyelerimizin büyük bir kısmı muhtarlar için bağımsız yerler yapıyorlar. Ama muhtarlar için muhtarlık binası yapılmalıdır. Birleşik oy pusulaları var değil mi? Niye muhtarların birleşik oy pusulaları yok? Muhtarlar için de birleşik oy pusulasının gelmesi lazım. Bütün sosyal yardımların muhtarlar aracılığıyla dağıtılması lazım. Seçimle gelen her kurumun bütçesi vardır ama muhtarlığın yoktur. Muhtarlar için para var arkadaşlar. Oturduğunuz mahallede emlak vergisi var mı arkadaşlar? Nereye gidiyor, belediye. Toplanan emlak vergisinin belli bir oranı muhtarlara verilmeli. Bu kadar kapsamlı muhtarlık projesi yapan başka bir parti yoktur” diye konuştu.