MHP’li Büyükataman, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yapılan eleştirilere yaptığı yazılı açıklama ile cevap verdi. Büyükataman açıklamasında, “15 Temmuz hain darbe teşebbüsünde kirli emellerini gerçekleştiremeyen çevrelerin yarım kalan işlerini bitirmek için çeşitli kollardan saldırdığı aziz Türkiyemizin bekasını korumak Milliyetçi Hareket Partisi’nin tarihi sorumluluğu ve milli görevidir. Ekonomik kuşatma ile başlayan saldırılar, terör koridoru ve Doğu Akdeniz ile devam etmiştir. Tüm bu saldırılar Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin dik duruşu ve iç siyasi hesapların üzerinde millet menfaatlerini önceleyen siyaset anlayışı sayesinde bertaraf edilmiştir. Büyük Türk milleti Sayın Genel Başkanımızın etrafında kenetlenmiş, Sayın Genel Başkanımız da milletimizden aldığı güçle yaptığı doğru hamleler sayesinde Türk devletini parçalamak, Türk milletine diz çöktürmek isteyenlerin rüyalarını kâbusa çevirmiştir. Tüm bunlar yaşanırken dışarıdakilerin içerideki gönüllü, güdümlü, doğrudan ya da dolaylı uzantıları boş durmamaktadır. Bunlar Sayın Genel Başkanımıza ‘15 Temmuz’dan sonra farklı bir siyasi çizgi takip ettiği, daha önce söylediklerini inkar ettiği’ gibi kafa karıştırıcı ve gerçeklerle arasına duvar örmüş ifadelerle saldırmak suretiyle Sayın Genel Başkanımızın itibarını sarsma amacını güden yazılar kaleme almakta, konuşmalar yapmaktadır. Bilmedikleri bir şey var ki Sayın Genel Başkanımızın itibarını ne odacılığını yaptıkları merkezler ne de onların içerideki uzantıları vermiştir” dedi.
Bizim Tarafımız Türkiye’dir
Bahçeli’nin itibarının doğrudan doğruya Türk milleti tarafından takdir edildiğini vurgulayan Büyükataman, şunları kaydetti:
“Kendisi de milletimizin verdiği ve vereceği kararların arkasında bir dağ gibi durmayı siyasetinin temeline koymuştur. Okuduğunu, dinlediğini anlamaktan aciz güruha inat gücünü milletten alan ve milletin tercihine daima saygı duyan liderimizin dün Kanal İstanbul ile ilgili sözlerini tekrar etmekte fayda mülahaza ediyoruz; ‘Sosyal medyada ihanet ve melanet servisi yapan CHP’li, FETÖ’cü, PKK’lı ve İP’çi trollere, siyasi iflas yaşayanlara, mensubiyet buhranına kapılanlara diyeceğim son olarak şudur: Bizim tarafımız Türkiye’dir. Bizim takdirimiz Türk milletinin tercih ve beklentileridir.’ MHP’nin ve Genel Başkan Bahçeli’nin siyasi çizgisinde en ufak bir sapma, eğilme, bükülme, yalpalama, yan çizme söz konusu değildir. Çizgimiz, daima milli menfaatler doğrultusundadır. Dün de, bugün de ne milletin faydasına olmayan bir yerde ne bulunduk ne de milletin faydasına olmayan bir eylemin altında imzamız vardır. Milliyetçi Hareket Partisi, 15 Temmuz darbe teşebbüsüyle hortlayan ve biz boğmadan bu teşebbüsünden vazgeçmeyecek olan ‘şark meselesi’ canavarıyla büyük Türk milletinin desteği arkasında olduğu müddetçe tek başına kalsa dahi mücadele edecektir. Bu uğurda gazete süsü verilmiş kâğıt parçalarında, haber sitesi görünümlü fitne yuvalarında yuvalanan ederi 1 dolar olan kalem uşaklarının yazdıkları, çizdikleri ile ilgilenmemekteyiz. Hele sosyal medyayı kara propagandalarının mecrası hâline getiren ve ‘Türkiye gündemi’ni belirlediklerini zanneden ‘trol’ ve ‘troliçe’ler kendileri çalıp kendileri oynamaktadır. ‘Ben yoruldum. Ben usandım. Ben sustum’ diyen ve açıklamaları çarpıtmak üzerine kurulu gazetecilik anlayışına sahip yabancı ‘ide’lere ‘Yorulmazsın, usanmazsın’ demiyoruz, ‘Sen utanmazsın, sen arlanmazsın’ diyoruz. Devlete ve millete ihaneti, PKK’nın bölücü çizgisini ‘farklı düşünce’ olarak gören, gayrimillîliğin ‘yılmaz’ savunucusu olan ve bir tane muteber tipin yer almadığı ‘24’ saat kimliğimize kin kusan bir internet sitesinin ‘şuurlu vatan hainleri’ni ciddiye almıyoruz. Hele paçalarından millîyetsizlik akan, Milliyetçi Hareket’in tabelasındaki mürekkep kadar değeri olmayan yedeklerin siyaset denizinde suyu kımıldatacak kadar dahi çapı bulunmamaktadır. Milliyetçi Hareket’in yolu kurulduğu günden beri bellidir ve aziz Türk milletinden takdir görmektedir. Hareketimizden ve Sayın Genel Başkanımızdan rahatsız olanlar kusura bakmasınlar, güzel ülkemizde kazanacakları bir zafer görülmeyecek, atacakları bir zafer çığlığı duyulmayacaktır.”