Türkiye’de 2018 yılında 4,5 milyon ton patates üretimi yapıldığını belirten Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Soylu, “Patates toplam ürün desenimizde 135 bin ile 150 bin arasında değişen bir hektar alanına sahip. Bunun yüzde 10’unu ise Konya Ovası oluşturuyor. Her yıl üretim miktarı değişmekle birlikte 4,5 ile 5 milyon ton arasında bu oran değişiyor. 2018 yılında 4,5 milyon tonluk bir üretim söz konusu. Bu da diğer yıllara bakıldığı zaman üretimde çok fazla bir azalma söz konusu değil. Bir önceki yıla göre 250 bin ton civarında bir azalma var. Bu da toplam üretimde yüzde 3- 4’lük bir orana denk geliyor. Aslında buradaki sıkıntı üretim planlamasının doğru yapılmamasından kaynaklı bir sıkıntı” diye konuştu.
‘FARKLI ALGIYA SEBEP OLABİLİR’
Yurt dışından ithal edilecek patates nedeniyle çiftçiler üzerinde farklı algının oluşabileceğini ve çftçinin bu ürüne küsebileceğini kaydeden Soylu, şunları söyledi:
“Çiftçilerimiz açısından patates üretim sezonunun başındayız. Türkiye daha önce 200 bin ton patates ithal etmedi. Üretim sezonunun başı olması sebebiyle Türkiye’de 140 bin hektar civarında bir patates ekim alanı ortalaması var. Çiftçilerin üretimden vazgeçme veya patatesten başka ürünlere kaymasıyla ilgili bir algıya sebep olabilir. O yüzden bu sürecin çok iyi yönetilmesi gerekiyor. Patates yumrusuyla üretilen bir bitki. Dolayısıyla ithal yolla gelen yumrularla hastalıkların gelmesi mümkün. Bunların sadece yemeklik olarak kullanılacağını garanti edemeyiz. Yemeklik için alınır, üretim için kullanılır. Tarlalarımıza hastalıkların bulaşma riski de olabilir. Biz üretimin yüzde 3- 4’ünü ithal ederek tüm üretimin yüzde 95’ini riske atmamamız gerekiyor. Çünkü asıl patatesin tüketildiği dönem eylül ve ekim ayında başlayıp ilkbahar dönemine kadar olan kısım. Bu dönemdeki üretim şu an da çiftçilerimin ekimini yapacağı için çiftçilerimizin patates üretimiyle ilgili bir endişeye düşmemelerini gerektirecek sağlıklı açıklamaların yapılmasına ihtiyaç var.”
‘YURT DIŞINDAN ALINAN UCUZ OLMUYOR’
İthal edilecek ürünün daha pahalı olduğunu dolayısıyla oradaki çiftçilerin desteklendiğini belirten Soylu, “Yurt dışından aldığımız ürünleri kesinlikle ucuza alamıyoruz. Türkiye ithalat kararırı aldığı andan itibaren yurt dışındaki fiyatlarda 2’ye katlanıyor. Dolayısıyla bir kendi çiftçimiz yerine yurt dışındaki çiftçileri desteklemiş oluyoruz. Çiftçilerimiz bir üründen küstüğü zaman o ürüne 4- 5 yılda zor geri dönüyor. Patates gibi fiyatı dalgalanan bir üründe de bu çok daha sıkıntılı bir duruma yol açabilir. O yüzden üreticilerimize bu yılkı üretimle ilgili veya bundan sonra böyle bir ithalatın yapılmayacağı veya dile getirdiğimiz endişeleri göz önünde bulundurulacağına yönelik bir açıklama yapılmasının patates üreticilerini rahatlatacağı kanaatindeyim” dedi.
‘PATATES İTHALATININ FİYATLARA ETKİSİ OLMAZ’
İthal edilecek patatesin, fiyatlarda azalma etkisi oluşturmayacağını savunan Soylu, “Yapılacak 200 bin ton patates ithalatının bu fiyatlara çok büyük bir etkisinin olmayacaktır. Uzun vadede de fiyatların çok yükselmesine dolaylı etki yapabilecek bir yapı göstermekte. Üreticiler bu konuda tedirginler. Üreticiler ileride zarar etme riski olur diye büyük endişe içindeler. Bakanlığın çiftçileri rahatlatacak bir açıklama yapması gerekiyor. Aksi taktirde yaz sezonunda sonbaharda da ithalat yapılabilir gibi bir algı oluşursa kimse patates üretmeye yanaşmaz. Tarım tam bir algı yönetimidir. Bunu doğru yönetmek gerekiyor. Bir panik havası estiği anda fiyatları önleyemiyorsunuz. Patates, soğan gibi depolanan ürünlerde muhakkak bu üretim planlamasının doğru yönetilmesi gerekiyor. Fahiş fiyatlara bizde karşıyız. Ama çiftçinin hak ettiği üretim maliyetlerinin üzerinde bir satış fiyatları oluşması lazım. Yurt dışından alacağımız ürünlerde bizim yurt içi maliyetlerimizin çok üzerinde olduğu için biz kendi çiftçimizi, kendi yerli üretimi destekleyerek tarımsal palanlamayı yapmanın yollarını aramalıyız” diye konuştu.