Tuğçe’nin yüzünün parçalandığı tüfekli saldırı davası ağır cezada

Urla’da 2017 yılında meydana gelen olayda, Tuğçe Aras A., kendisinden 23 yaş büyük, iş insanı A.A. ile ilişki yaşamaya başladı. Ancak bir süre sonra A.A., Tuğçe’ye fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladı. Yaşadıklarına dayanamayan Tuğçe Aras A., da A.A.’ya, Urla’da kamp yaptıkları sırada ayrılmak istediğini söyledi. Sinirlenen A.A. aracından aldığı av tüfeğiyle genç kadına ateş etti. Çadırda bulunan Tuğçe Aras A.’nın yüzü parçalandı. Genç kadını, dağlık alandaki olaydan sonra Urla Devlet Hastanesi’ne götüren iş insanı, yaşananların kaza olduğunu söyleyip, hastaneden ayrıldı.

TEHDİT NEDENİYLE EVLENDİ İDDİASI

Geçirdiği 15 ameliyat ile yaşam mücadelesini kazanan Tuğçe Aras A., sağ gözünü kaybetti. Protez göz takılan ve bacağından alınan doku, gözünün bulunduğu bölgeye nakledilen Tuğçe Aras A., burnu parçalandığı için koku alma duyusunu da kaybetti. Başlatılan soruşturma kapsamında yakalanan A.A. ise ifadesinde silahın kazara ateş aldığını ileri sürdü. Tutuklanan A.A., yapılan itiraz ile tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Bu süreçte iddiaya göre Tuğçe Aras A., kendisine yönelik tehditlerini sürdüren A.A. ile evlenmek zorunda kaldı. Evlilik sırasında da şiddet gördüğünü öne süren Tuğçe Aras A., boşanma davası açtı.

‘ŞİKAYETÇİ OLMAMAM İÇİN BASKI YAPTI’

A.A. hakkında, Urla 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde ‘kasten yaralama’ suçundan dava açıldı. Davanın bugünkü ilk duruşmasına tutuksuz sanık katılmazken, mağdur Tuğçe Aras A. ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı Pınar Melli geldi.  Mağduriyetinin devam ettiğini ve sanıktan şikayetçi olduğunu söyleyen Tuğçe Aras A., “Çok kıskançtı, bana sürekli şiddet uyguluyordu. Ayrılmak istedim. Saplantılı bir hali vardı. Olay günübeni bir yere götürmek istediğini söyledi. Oraya gittiğimizde çadırı kurdu. Sanki daha önce tasarladığı bir şeyi yapmak ister gibi hal içindeydi. Çadırı kurduğumuz yerin ıssız olduğunu, araçtaki tüfeği almak istediğini söyleyip, dışarı çıktı. Daha sonra çadıra ateş etti. Yaralandım, ikinci mermi sıyırıp geçti. Sonra çadıra gelip ‘ah canım kıyamam ne oldu sana’ dedi. Çadırdan çıktığımızda tüfeği çalılıkların arasına saklamaya çalıştığını gördüm. Çok kan kaybediyordum, kendisine ‘Beni doktora götür şikayetçi olmayacağım’ dedim. Hastaneye götürürken beni tehdit etti, ‘Başkasının vurduğunu söyleyeceksin’ dedi. Beni öldürmek için ateş etti. Hastanedeyken bile arkadaşlarını başıma dikip, ondan şikayetçi olmamam için baskı yaptı” dedi.

AĞIR CEZADA YARGILANACAK

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı Pınar Melli ise sanığın mağdura öldürmeye yönelik eylemde bulunduğunu belirterek, dosyanın ağır ceza mahkemesine gönderilmesini ve sanığın ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan yargılanmasını talep etti. Mahkeme heyeti de mağdurun zararını göz önüne alarak, dosyayı nöbetçi ağır ceza mahkemesine gönderdi.